Geçen sefer görüştüklerinde, Derya’nın ona “ihtiyacın olduğunda beni ara emi?”dediğini hatırlamıştı Gizem. Çokta içten söylemişti. Ve tamda şu anda yardıma ve desteğe ihtiyacı vardı.
Derya’yı aradı ama açmadı telefonu.
İhtiyacın olduğunda mutlaka ara demişti halbuki. Çok da samimiydi. Yardımcı olabileceğinin güvenini vermişti. Neden açmamıştı ki telefonunu… Muhtemelen müsait değil diye düşündü. Aklına yine samimi bulduğu arkadaşı Leyla geldi.
Leyla telefonu açtı.
Gizem’in işiyle ilgili bir sıkıntısı vardı. O konuda danışacaktı. Leyla bir yandan okuldan aldığı çocuklarını arabaya yerleştirirken bir yandan Gizem’e kulak vermeye çalışıyordu. Dediklerini anlamayınca “Gizem ben seni akşam çocukları yatırdıktan sonra arayayım mı? Kusuruma bakma, çocuklar müsaade etmiyorlar rahatça konuşmamıza” dedi ve kapattılar.
Gizem akşamı bekledi. Saat 21:00 oldu ama arayan yok. Çocukları yatıramadı herhalde diye düşündü. Onun da işi zor tabi. Üç çocuğun her birini yedir, içir, uyut. Kolay değildir. Artık saat 23:00 olup da hala aramayınca, “unuttu herhalde” diye geçirdi içinden.
“Ayşe’yi arayayım en iyisi” dedi. O uyumamıştır. Biraz fazla dağıtır konuyu ama yine doğru akıl verir diye düşündü. Ama onun da misafiri olduğu için konuşamadı.
“Meral’i arasam yatmıştır, uyandırsam çok sinirlenir. Uyku kırmızı çizgisi” diye düşündü.
Derya’da merak edip neden aradığını sormamıştı. “İhtiyacın olduğunda ara emi” cümlesi kulağında çınlıyordu.
“Peki, ihtiyacım olunca kimi arayayım ki ben? Kimse yok ortada!” diye hayıflandı.
Gizem sıkışmış gibi hissediyordu. Yarın iş ile ilgili önemli bir karar arifesinde idi ve akıl danışacak kimseyi bulamamıştı.
Duyguları o kadar aktifleşmişti ki kalbi sıkışmış, kalbi sıkıştıkça vücudu büzülmüştü. Elleri ile kulaklarına, yüzüne, ensesine dokundu sıcacıktı. Telefonu elinden bıraktı. “Bir bardak su içeyim” diyerek yerinden kalktı. Çalışırken içerim diyerek çalışma masasının üzerinde duran bardağını aldı ve yudumlamaya başladı. Sonra düşünmeye… Ve içinden “ben insanların ihtiyaçları olduğunda ne kadar yanlarında oluyorum” dedi. Sonra aklına internette okumayı yarım bıraktığı makale geldi.
“İnsan insana muhtaçtır ve birbirlerinin ihtiyacını karşılarken sınanırlar” diyordu ilk gözüne ilişen cümlede.
Ve şöyle devam ediyordu;
“Herkesin herkese bir şekilde ihtiyacı var ama ihtiyacınız her zaman istediğiniz yerden, istediğiniz zaman, istediğiniz şekilde karşılanmıyor.
Öyleyse senin bile ihtiyacın olduğunu unuttuğun şeyleri karşılayanı ara.
Mesela, dilimizin damağımıza ne kadar uygun olduğunu hiç düşündün mü? Yemek yerken hiç sorun yaşamıyoruz. Yiyeceği alıp yerken her şey en ince ayrıntısına kadar, muhteşem bir şekilde tasarlanmış. Çiğneyip, yuttuktan sonra hazım sistemi devreye giriyor. Bütün bunları yapmak için hiç düşünmemize bile gerek yok. Bunun için yorulmuyoruz. Bütün sistem, hiçbir yardıma ihtiyaç duyulmadan tıkır tıkır işliyor.
Ve İnsan hâlâ mucize arıyor. Oysa görebilene o küçücük dil ne mucizeler fısıldıyor.
Ama farkında değiliz! Bize sunulan nimetleri tasarlayıp düşünen bir RAB var.
Her seferinde; ağzımıza aldığımız yiyeceğin, boğazımıza takılacağından hiç şüphe duymuyoruz. Çünkü ihtiyacımızı karşılayan O güç hiçbir zaman unutmuyor, uyumuyor ve sürekli ihtiyaç karşılıyor.
O yüzden ihtiyacın olduğunda ara…
Ama sadece arkadaşını değil…
Anneni değil…
Babanı değil…
Eşini değil…
Komşunu değil.
Patronunu değil…
İhtiyacın olduğunda birilerini ara ama mutlaka Onunla ara…
Sana en yakın olanla ara…
Sen daha ihtiyacının ne olduğunu bilmeden, ihtiyacını verenle ara…
Seni en çok anlayanla…
Her şeyi bilenle…
Dua ettiğinde duana cevap verenle…
Hep lehinde olanla…
Ve her şeye gücü yetenle ara…”
💧
Deneyimsel Tasarım Öğretisi ve Karar temalı blog
Deneyimsel Tasarım Öğretisi, insanın amacını amaç edinmiştir.
Hayatta mutlu ve başarılı olmak...
Deneyimsel Tasarım Öğretisi ve Karar temalı blog
Deneyimsel Tasarım Öğretisi, insanın amacını amaç edinmiştir.
Hayatta mutlu ve başarılı olmak...
7/24 açık, her şeye gücü yeten ve bizim ihtiyacımızı bizden iyi bilen CRM mekanizması var… En çok O’nu aramalıyız ki zaten aradığımızda en ihtiyamız olan şekilde karşılık verecektir. Bazen ihtiyacımız cevapsiz kalmaktır…
YanıtlaSilKaleminize sağlık💐
YanıtlaSilİnsan ihtiyaç gördükçe gerçekten ihtiyacı olan da ona veriliyor. Buna defalarca şahit oluyor ve anlayamıyor, unutuyor.
Her zaman her yerde her konuda
“Hep lehinde olanla” Ol ki ihtiyacın görülsün. Çok teşekkürler.☺️
Çok güzel. "Birilerini ara ana ama onunla ara..."
YanıtlaSilNeden en son çare de aklımıza gelir ki...
Kaleminize sağlık... Gerçekten ihtiyaç gören bir yazı olmuş...
YanıtlaSilKalemine sağlık hocam
YanıtlaSilElinize sağlık.
YanıtlaSilÇok güzel ve özel mesajlar veren bir makale 💐
Tek başına ama yalnız olmadığın O’nunla geçebileceğimiz öyküler… O’nunla yallnız değiliz .
Kaleminize sağlık. Ihtiyacı olanin ihtiyacını ihtiyaci kadar karsilayan ,adil bir RAB var şükür
YanıtlaSilİhtiyacı olana ihtiyacını veren var, ama biz hep unutuyoruz… Oysa her an her danşye çok kolay ulaşılabilir, şükürler olsun.
YanıtlaSilKaleminize sağlık çok güzel hatırlatıcı etkileyici bi yazı olmuş
YanıtlaSilBu güzel yazı için çok teşekkürler :)
YanıtlaSilElinize sağlık ne kadar iyi şekilde tüm ihtiyaçlarımızı bilen RAB bimize yönlendirmissiniz, tek ve gerçek çözüm de bu oluyor 🤍
YanıtlaSil