Şükredelim deriz…
Peki, şükür nedir?
Dilimize pelesenk olmuş bir kelimedir ama
aslını bilen var mı şükrün?
100 kişiye sorduk ve şu cevabı aldık diye bir
yarışma vardı ya,
Onun gibi sorsak 100 kişiye ne derler ki
acaba?
Ya da nelere şükrediyorsunuz diye sorsak?
Okulumuzdan mezun olmamız,
Sınavımızın iyi geçmesi,
Evlenmemiz,
Çocuğumuzu sağlıkla kucağımıza almamız,
İşe girmemiz,
Statümüzün yükselmesi,
Uçaktan inebilmemiz,
Ev almamız,
Araba alabilmemiz,
Depremden kurtulmamız,
Yangından kurtulmamız,
Sağlığımıza kavuşmamız… gibi gibi
sıralayabiliriz daha birçok tane…
Peki, şükretmem için büyük olaylar mı olmalı
sadece?
Daha küçük şeylere şükredebilmek için büyük
düşünmemiz gerekmez mi mesela?
Küçük dediğimiz şeyler daha büyük şükür
sebepleri olamaz mı aslında?
Her sabah uyanabilmek küçük bir şey midir
mesela?
Ya da onun öncesi uyuyabilmek…
Günlerce uyuyamayan insanlar var ve vücut
dengeleri, ruhsal dengeleri bozulabiliyor…
Bir nefes alışımız mı büyük bir olaydır yoksa
ev almak mı?
O nefes olmasa ev alabilecek bir biz olur
muyduk acaba?
Ne yazık ki insan, sağlıkla çalışan bir vücut
için şükredilmesi gerektiğini hasta olunca anlayabiliyor..
Nasıl da mükemmel bir sistem kurulmuş halbuki…
Bir yaranın kapanabiliyor olması ne büyük bir
şükür sebebi…
Ve her insanda yaşına, sağlığına göre bunun en
hızlı şekilde yapılması…
Sınırlar aşıldı ve tehlike alarmları çalıyor
vücutta! Hemen kapatmalıyız yarayı…
Ama biz bir tırnak hareketiyle yaramızın
kabuğunu çıkarabilir haldeyiz aynı zamanda.
Ya ellerimiz, parmaklarımız… Adeta bizim alet
çantamız…
Ya bize verilen akıl hep faydaya dönük…
Elimiz kaldırabileceğinden fazla ısıda hemen
kendini geri çekiyor reflekslerimiz sayesinde…
Peki ya duygularımız… Hayatımızın çikolata
kreması… Eşimizi, çocuğumuzu sevmesek onlarla sırf ihtiyaçlarını gidermek adına
nasıl bir arada olabilirdik ki!
Hayatın genelindeki keyfi unutmamak lazım
şükretmek için…
Bir çiçek hem fayda verir hem de gözümüzü,
gönlümüzü açar keyif verir bize…
O renk renk balıklar, dalgaların ahenkle dans
edişi, güneşin doğuşu ya da batışı, yağmurun çisil çisil yağışı, dağ
gezintisinde ki çam kokusu refahlığı…
Her gün evden gelirimiz için çıkabileceğimiz
bir işimizin olması ve akşam ailemize geri dönebilmek… Aileyle akşam oturup
çayın yanındaki patlamış mısırı yiyebiliyor olmak…
Olmaması her an ihtimal olan şükür sebeplerimiz…
Uzun yolculuğa çıkarken ya da yolculuğumuz
bitince şükrederiz ama ya kısa otobüs, taksi yolculuklarımız ne olacak…
Sözüm o ki
Şükür vardır şükür vardır…
Peki, biz gerçekten yeterince şükrediyor
muyuz?
Deneyimsel Tasarım Öğretisi ve Karar temalı blog
Deneyimsel Tasarım Öğretisi, insanın amacını amaç edinmiştir.
Hayatta mutlu ve başarılı olmak...
Deneyimsel Tasarım Öğretisi ve Karar temalı blog
Deneyimsel Tasarım Öğretisi, insanın amacını amaç edinmiştir.
Hayatta mutlu ve başarılı olmak...
Şükrümüzün artması dileğiyle...
YanıtlaSilKaleminize sağlık, gerçekten ihtiyacımız var buna...
YanıtlaSilÇok teşekkürler bu kıymetli hatırlatma için :)
YanıtlaSilŞükredecek o kadar cok seyimiz var ki .Verdiğine de şükür, vermediklerine de .vermediklerine daha cok şükür..Kaleminize sağlık..
YanıtlaSilÇok teşekkürler.💐Kaleminşze yüreğinize sağlık.
YanıtlaSilŞükür, teşekkür, insanın mutluluğudur tatminidir aslında. Olumlu da olumsuz da olsa sonucu kabuldür ve keyifle azimle yola devam etmektir. Şükredecek ne kadar çok şey var hayatta, ne güzel. 🥹
Hepimizin kendimize sormamız gereken soru... teşekkürler
YanıtlaSilÇoook teşekkürler💐
YanıtlaSilYeni güne uyanmak, sevmek sevilmek, iyilikleri görebilmek, iyi hissedebilmek hatta canım acıdığında acısını hissedebilmek… Hepsi sesli sessiz her türlü şükrün sebebi …
Bu kıymetli yazı için teşekkürler:)
YanıtlaSil